Kürtaj İşleminin Riskleri Nelerdir?

Kürtaj işleminin riskleri: Hangi amaçla yapılıyor olursa olsun, her cerrahi müdahale kendi içerisinde bazı komplikasyon risklerini barındırıyor. Sıfır riskli bir cerrahi müdahale yoktur. Dolayısıyla istenmeyene gebelikleri sonlandırmak, anne karnında ölen bebeğin tahliye edilmesi, rahimden parça alınması gibi çeşitli amaçlarla gerçekleştirilen kürtaj işleminin riskleri de bulunuyor. Kürtaj yaptırmayı düşünen kadınların bu riskler hakkında mutlaka detaylı bilgi sahibi olması gerekiyor. Elbette her kürtaj işleminde bu komplikasyonların ortaya çıkacağından söz edilemez Her bünye farklıdır ve her birey için kürtaj işleminin riskleri ve gerçekleşme olasılıkları farklı olur. Bununla birlikte gebelik süresinin artması, risklerin de artması anlamına gelir. Riskleri artıran faktörlerden bir diğeri de kadının yaşıdır. Yaş ilerledikçe, komplikasyonların ortaya çıkma riskleri de artış gösterir. Bu noktada doktorun tecrübesinin de büyük önem taşıdığından söz etmek gerekir. Deneyimli doktorlar tarafından gerçekleştirildiğinde kürtaj işleminin riskleri daha düşük olur. Kürtaj İşleminin Riskleri Nelerdir? benzeri bütün tedavilerimiz için bizlere ulaşabilirsiniz. Kürtaj İşleminin Riskleri Nelerdir?, Kürtaj Doktoru Antalya web sitemizde Kürtaj İşleminin Riskleri Nelerdir? konusuyla ilgili sizlere ön bilgileri vermeye çalıştık. Kürtaj İşleminin Riskleri Nelerdir? ile ilgili olarak hemen bizleri arayabilirsiniz.

Kürtaj İşleminin Riskleri Nelerdir? Diğer İçerikler

Adaçayı faydalarından dolayı hamilelikte anne adayları arasında popüler olan bitkilerden biri ancak gebelikte tüketirken dikkatli olmak gerekiyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op.Dr.Güray Ünlü gebeliğin ilk üç ayında adaçayı ve benzeri bitki çaylarını tüketirken dikkatli olunmasını hatta mümkünse hiç tüketilmemesini vurgulayarak önemli açıklamalarda bulunuyor.
10 haftadan sonra ki gebeliklerin sonlandırılması, yalnızca bebek ve anne sağlığı tehlikede olduğu durumlarda uygulanabilir. 10 haftayı aşan gebeliklerde bebeğin ölmesi ya da sakat olması durumlarında uygulanabilir. Ancak bunun için en az 3 hekim tarafından onay alınması gerekir.
Hamilelikte; ilk üç ayda adaçayı, sinameki, fesleğen, keten tohumu, ahududu çayların tüketilmesi ve özellikle de sık sık tüketilmesi düşük olasılığını artırabileceği düşünülüyor. Hamileliğin ikinci ve üçüncü üç aylık dönemlerinde adaçayının kan basıncını arttırıcı etkisi nedeniyle, özellikle yüksek tansiyona eğilimi olan gebelerde plasentanın erken ayrılmasına yani dekolman riskinin artmasına neden olabiliyor. Bu nedenle adaçayının, doktora danışılmadan tüketilmemesi gerekiyor.
Kürtaj işlemi aslında cerrahi bir operasyondan ziyade cerrahi bir müdahaledir. Yani kürtaj yapılan kadında herhangi bir kesi, kesi izi, dikiş, pansuman gerektiren bir bölge, dışarıdan veya içeriden bakıldığında, muayene edilip ultrason yapıldığında, kürtaj olduğunu anlayabileceğimiz bir belirteç yoktur.
Op.Dr.Güray Ünlü, hamilelikte tüketildiğinde erken doğuma sebep olabileceği düşünülen; fesleğen, biberiye, lavanta, yaban mersini, sarı kantaron, melisa yaprağı, kediotu, oğul otu, aleo vera, karahindiba gibi bitkilerin çaylarının da gebelikte dikkatli tüketilmesi, riskli durumlarda hiç tüketilmemesini öneriyor.
Gebelik kesesinde embriyo bulunmamasının kesin tespiti sonrasında ise kürtaj yapılmaktadır. Boş gebelikler kısa ve kaliteli iyileşme süresi sunan, hastanede yatışa gerek duyulmayan vakumlu kürtaj yöntemliyle yapılabilmekte, hasta aynı gün normal yaşantısına dönebilmektedir.
Kürtajdan sonra tekrar gebeliği düşünen hastalar rahmin ne zaman toparlanıp eski haline gelebilmesini araştırırlar. Genellikle doktorların iki ay gibi bir süreç içerisinde rahmin eski haline gelebileceğini söylerler.